Kolajen
KOLAJEN
KOLAJEN NEDİR?
Kolajen, insan vücudunda bulunan ve vücudumuzdaki proteinin üçte birini oluşturan sert, çözünmeyen, lifli bir proteindir. Kolajen bazı spesifik amino asitler içerir: Glisin, Prolin, Hidroksiprolin ve Arginin amino asitleri.
Kolajen kelimesi, Yunanca “yapıştırıcı” anlamına gelen “kólla” kelimesinden gelir. Bu yüzden kolajeni vücudumuzdaki her şeyi yapıştıran/bir arada tutan bir tutkal gibi düşünebilirsiniz.
Kolajen; kemiklerde, kaslarda, deride ve tendonlarda bulunur. Vücuda güç ve yapı sağlamak için bir iskele görevi oluşturur. Aynı zamanda cildin yapısından, esnekliğinden, dokusundan ve gücünden sorumludur. Tüm bunlara ek olarak; kan damarları, kornealar ve dişler de dâhil olmak üzere vücudun diğer birçok bölümünde de bulunur.
KOLAJEN TİPLERİ NELERDİR?
En az 29 çeşit kolajen tipi vardır. En yaygın olarak bilinenleri; tip I, II, III, IV ve tip V kolajendir.
-TİP I KOLAJEN
Vücuttaki kolajenin %90’ından fazlası tip I’dir. Genellikle cilt için en iyi tip kolajen olarak kabul edilir. Tip I kolajen cilt, saç veya tırnaklardaki kolajen seviyelerini korur.
Tip I kollajen seviyeleri 25 yaş civarında azalmaya başlar. Bağ dokularında çok yaygın olduğu için cilt sarkmaya başladığında, ince çizgiler oluştuğunda, tırnaklar kırılgan hale geldiğinde ve saçlar inceldiğinde tip I kolajende azalma gözlemlenebilir.
Ancak tip I kolajen sadece güzellikle ilgili bir madde değildir. Aynı zamanda kıkırdaklı dokular, deri, tendon, damar, bağ, organlarda bulunur ve kemiğin ana bileşenidir. Bu, onu beslenme ve sağlıklı yaşam rutininin hayati bir bileşeni yapar.
-TİP II KOLAJEN
Tip II kolajen, kıkırdağın ana bileşenidir. Ayrıca kornea , mercek ve retina arasındaki gözü dolduran berrak bir sıvının gelişmesine de katkıda bulunur. Tip II kolajen, tek tip kolajen yerine iki veya daha fazla kolajenden oluşur.
-TİP III KOLAJEN
Tip III kolajen çoğunlukla vücutta tip I kolajenin yanında bulunur. Genellikle kemik iliği gibi çeşitli doku ve organları destekleyen, bir çeşit iskelet görevindeki fibrillerde bulunur. Arterlerin duvarlarında ve diğer içi boş organlarda da bulunur ve genellikle tip I kolajen ile aynı fibrilde oluşur.
-TİP IV KOLAJEN
Hücre bazal membranının temellerini oluşturur.
-TİP V KOLAJEN
Tip V kolajen ve tip XI kolajen, dokunun küçük bileşenleridir ve sırasıyla tip I ve tip II kolajen ile fibriller olarak meydana gelirler. Tip V hücre yüzeylerini, saçı ve plasentayı oluşturur. Hamile kadınlarda plasentanın büyümesini desteklemeye yardımcı olur.
KOLAJEN CİLDİNİZİ NASIL ETKİLER?
Kuru cilt kütlesinin %70’ini kolajen oluşturur.
Cildi güçlendirir, elastik ve nemli olmasına fayda sağlar. Kolajen lifler, cildin elastikiyetinden ve neminden sorumlu olan elastin ve hyaluronik asit için altyapı oluşturur.
Vücut yaşlandıkça daha az kolajen üretmeye başlar.
Cilt daha ince, kuru ve daha az elastik hale gelir, kırışıklık oluşmaya yol açar.
30 yaşına geldiğinizde vücudunuz kolajen kaybetmeye başlar. Etkiler birkaç yıl sonra fark edilir hale gelir. Ve doğal bir süreç olmasına rağmen, UV ışınlarına maruz kalma, kirlilik, kötü alışkanlıklar ve kötü beslenme seçenekleri ile kolajen kaybı sürecini hızlandırmış olabiliriz.
Kolajen miktarı azaldıkça vücudunuzun diğer kısımları da zarar görür:
- Kemikler – daha zayıf ve daha kırılgan hale gelir,
- Eklemler – kıkırdak aşınarak aktifliği/hareketli kalmayı zorlaşır,
- Kaslar – hareketliliği ve dengeyi etkileyen fonksiyonları azalır.
VÜCUDUNUZDAKİ KOLAJENİN AZALDIĞININ İŞARETLERİ
AZALMIŞ CİLT BÜTÜNLÜĞÜ
EKLEM AĞRISI
AZALAN HAREKETLİLİK
CANSIZ SAÇ
KİLO ALIMI
GASTROİNTESTİNAL SORUNLAR
DİŞ PROBLEMLERİ
ZAYIF KAN DAMARI DUVARLARI